Mevcut iktidarın ekonomide vaat ve icraatlarını görmek ve fikri takip yapabilmek açısından “neler var neler yok” başlıkları ile bazı konuları açıklamaya çalışacağız…
- Enflasyon vatandaşın iliklerine kadar var, ama enflasyon ile mücadele yok…
- Kur Korumalı Mevduat ile mevduat sahibini korumak var, ama kurun kendisini korumak yok…
- Bir Merkez Bankamız var, ama bir para politikamız yok…
- Fiyat istikrar komitemiz var, ama fiyat istikrarımız yok…
- 2,5 trilyon liralık bir bütçe var, ama o bütçede dar gelirliye, asgari ücretliye, işçiye, emekçiye bir şey yok…
- Faizciye var ama çiftçiye yok…
- Beş yıldızlı oteller ve birinci sınıf lokantalarda yenilecek yemeklerde KDV indirimimiz var, ama o yerlerde yemek yiyecek paramız yok…
- Danışman var, ama danışan yok…
- İstatistik kurumumuz var, ama istatistiklere güven yok…
- Uzay ajansımız var, ama yangın söndürme uçağımız yok…
- Kanunlar ve kurallar var, ama onları uygulayacak kurumlar yok…
- Bir havaalanı yıkmaya paramız var, ama okul yapmaya paramız yok…
- 800 milyon dolarlık dinozor parkımız var, ama çocuklarımızın yıllık 800 milyon liralık okul sütü projemiz artık yok…
- İşsizlik maaşından kesilen vergi var, ama borsa kazancından kesilen vergi yok…
- Devlet bütçesinden yapılan tüm eserlerde herkesin adı var, ama vatandaşın adı yok…
- Vergi rekortmenleri listesi var, ama rekortmenler ortada yok…
- Vatandaş konut alırken KDV var, ama yabancı konut alırken KDV yok…
- FATİH projesi var, ama tabletler ortada yok…
- İşsizlik fonu var, ama o fondan işsize bir şey yok…
- Çalışmak için bekleyen milyonlar var, onlara verecek işimiz yok…
- Üniversitemiz çok, ama eğitim kalitemiz yok…
- Konut çok, ama alacak para yok…
- Buzdolabı var, ama içerisine koyacak yiyecek-içecek yok…
- Cüzdan var, ama para yok…
- Her türlü ekonomi programı var, ama ortada icraat yok…
- Meclis var, ama bütçe hakkı yok…
- Demokrasi(!) var, ama ifade özgürlüğü yok…
- Anayasa var, ama onu dikkate alan yok…
- Vergi var, ama sistem yok…
- Sorun var, ama çözüm yok…
Bu yazımı Umberto Eco’nun şu sözleri ile bitirmek istiyorum;
“Ne yani böylesi korkunç bir dünyanın bir de cehennemi mi var?”
Not: Yazımız, OT Dergisinin Ağustos 2022 sayısında yayımlanmıştır.
Kategoriler:GENEL